Pacing, sinemada; ilerleme hızı anlamına gelmektedir. Bir filmin temposu pacing ile ölçülür. Ritim veya tempo olarak da bilinen Pacing (ilerleme hızı), bir yapımın hikayesindeki, ilerledikçe meydana gelen olayların ne hızda gerçekleştiğini temsil eder. Pacing oranı yüksek yapımlarda, olaylar çok hızlı şekilde gelişir veya sahneler arası geçişler çok seri şekilde olur.
Bir yapımda ilerleme hızı çok yavaşsa, uzun ve sıkıcı hale gelebilir ve izleyicilerin ilgisini kaybedebilir. Bir filmin ilerleme hızı çok yüksekse, izleyiciler çok fazla içerik bombardımanına tutulabilir ve hikayeden koparabilir. Pacing oranının yüksek olduğu yapımlar genellikle reklam filmleridir. Bu nedenle pacing oranı reklam filmine eş değer olursa, yapım bir reklam filmi kurgusuna dönüşür ve sinematik etkisini kaybeder.
Günümüzde seyirci kitlesi, filmlerin temposunun yüksek olmasını tercih ediyor. Bu nedenle sinematik etkisini kaybeden ve sahneler arası geçişlerin reklam filmini andırdığı Türk yapımlar oldukça fazla. Genel olarak pacing oranı yüksek Türk yapımları Komedi türünde filmler üretmeyi tercih ediyor.
Pacing oranı yükseltmek isteniyorsa The Law of Conservation of Detail kanununa uyulması bir zorunluluk haline gelir. The Law of Conservation of Detail (Detayın Korunması Yasası); ”bir sahne varsa, mutlaka gösterilmek istenen bir detay vardır.” anlamına gelen bir sinematografi yasasıdır. Bu yasanın uyduğu filmlerde, gereksiz hiçbir sahne hikayede yer almaz. Tüm sahneler, sadece bir detayı göstermek veya seyirciye bir mesaj vermek amacıyla olması gerektiğini savunur.
Pacing oranı düşürülmek isteniyorsa, hikayedeki karakterlerin kişiliğini seyirciye aktarmak için; uzun diyaloglar, gerçekleştirilen her eylemin Close-up türünde bir çekimine yer verilebilir.
Tüm filmlerde kullanılması gereken belli bir pacing oranı yoktur. Her yapımcı, izleyicilerin dikkatini başarılı bir şekilde çekmek için anlatılan hikayeye göre bu oranı belirlemelidir ve bu oranı belirlemek ustalık gerektiren bir planlamadır. Bununla birlikte, bazı film türlerinin zorunlu olarak pacing oranını düşürmesi gerekli olabilir. Örneğin, gizem veya korku türündeki bir film, daha fazla korku ve gerilim yaratmak için daha yavaş bir tempo kullanmaktan faydalanabilirken, bir aksiyon filmi heyecan yaratmak için daha hızlı sahne geçişlerinden faydalanabilir.
Slow Burn Nedir?
Slow Burn, hikayedeki olayların kademe kademe geliştiği ve temponun yavaş yavaş yükseldiği senaryoları belirtmek için kullanılan gayriresmi bir tanımlamadır. Slow Burn senaryolar; başlangıçta, karakterleri tanıtır, hikayenin temeline değinir ve kritik olayları sona yaklaştıkça gerçekleştirmeyi tercih eder.
Slow Burn senaryolar, bir TV dizi için geliştiriliyorsa; dizinin her bölümü için ayrı ayrı uygulanabilir veya dizinin her bir bölümü için kademeli tempo yükseltmesi yapılabilir. Hikayedeki karakter bir gelişim evresinden geçiyorsa, Slow Burn ile doğru orantılı bir senaryo yapısına sahip olur.