Oyunculuk adaylarının sık duyduğu method oyunculuğu ve kamera önü oyunculuğunu duymuşsunuzdur. Aslında kamera önü oyunculuğu diye ayrı bir oyunculuk metodu yoktur. Yani konservatuar tiyatro bölümlerinde gördüğümüz oyunculuk eğitimiyle ya da özel bir atölyede, özel bir tiyatro okulunda gördüğünüz oyunculuk eğitimiyle kamera önü oyunculuk eğitimi arasında farklı bir oyunculuk metodu ya da tarzı yoktur. Sadece fiziksel koşullarını göz önünde bulundurursak teknik farklılıklar vardır. Bu anlamda yine de bu işi hakkıyla yapan bazı hocalar var. Hani kamera ile ilgili tecrübesi olan, iyi eğitmen olan kişiler. Oyuncu adaylarını, öğrencileri çok güzel bilgiler de atları biliyorlar. Sizin adınıza da çok iyi bir tecrübe olabiliyor. Hani onların da hakkını teslim edelim ama normalde bunlar kamera önü oyunculuğu denmesinin en büyük sebebi. Herkesin oyunculara çok özel minesi hemen dizilerde, sinema filminde oynamak istemesi ve yalnızca kamera önü oyunculuk eğitimi alıp bir ajansa yazılıp hemen işler yapmak istemesi. Yani bu işi biraz hızlandırmak adına, birazcık özendirmek adına söylenen bir söz. O yüzden bunu lütfen göz önünde bulundurun. Sadece teknik farklılıklar vardır.
Bugün size dört ayrı oyunculuk tekniğini anlatmaya çalışacağım. Kamera önünde karşınıza çıkabilecek teknikler bunlar. Bunlardan birincisi bildiğiniz gibi kameranın gözünden bütün hikayenin çekim yapılır. Yani yönetmenin gözünden görürüz. Birçok sahne çekilir ama o sahneler çekildikten sonra yönetmen montaj stüdyosunda istediği sahneleri birleştirir de bir bütün haliyle yönetmenin rejisiyle biz onu dizi, film ya da sinema filmleri izleriz. Bunun içinde yönetmen farklı açılardan birçok kamera ile oyuncu karşısında çekim yapar. İşte burada çok önemli bir konu var. Çok dikkat etmeniz gereken bir konu var. Çünkü kameralar genelde uzaktan ya da yakından çekim yapar. Ama sizin yakınlığımız çekiliyor. Yani kamera size çok yakın duruyorsa ve sizi görüyorsa oyunlarımızı minimal oynamaya çalışın. Abartılı seslerden ve müminlerden uzak durun. Abartılı bir ses kullanmamaya çalıştım ve abartılı bir şekilde beden dilinizi kullanmamaya çalıştım. Bunun sebebi çok basit. Normalde bir tiyatro oyununda en az 200 300 kişiye oyun sergiliyorsunuz. Oyunlarınızı göstermeye çalışıyorsunuz. Bazen arka sırada 500 kişinin en arka sırasında olan kişi bile oyunlarımızı izlemek, takip etmek ya da anlamak durumunda. Ama kamera karşısında böyle bir şey söz konusu değil. Kamera çok yakın olduğu için ışık ve ses. Bütün teknik özellikler de hemen yanı başımızda olduğu için aslında orada sizin oyunlarınızı çok minimal oynamanız gerekir. Yoksa tiyatro sahnesi gibi çok fazla ellerinizi, kollarınızı büyük bir kullanarak abartılı hareketler yapmamalısınız. Beden dilinizi çok daha ölçülü kullanmalısınız. Yüzünüzü, gözünüzü, buradaki bütün seslenişi, ümitlerimizi lütfen özenle kullanmalısınız. Çok abartılı jestler, mimikler yapmamalısınız. Aynısı ses için de geçerli. Çünkü size bir mikrofon takılı. Gerçekten o karakterin gerektirdiği ölçüde konuşmalarımız o sesi ona göre ayarlama alırsınız. Yani yakın çekimde bütün oyunlarımızı oradaki yakın çekim planına göre oynama alırsınız arkadaşlar. Eğer oyunculuk için ajansımıza katılmak isterseniz başvuru sayfasından talep gönderebilirsiniz.
Ankara Cast Ajans
Eğer uzaktan bir çekim yapılıyorsa yine ona göre koşulları düşünüp kendi oyunumuzu sergileyip bilirsiniz. Ama eğer o uzaktan çekim çok uzak değilse yani sadece bir 3 5 metre anımızda varsa yine de oyunlarımızı vurma oynamaya çalışın. Çünkü tiyatro sahnesinde en az 200 300 kişi oyunlarınızı göstermeye çalışırken burada belki de çok ufak bir salonda, bir odada ya da bir açık havada oyunlarımızı göstermek durumunda kalacaksınız. İkinci oyunculuk tekniği Arkadaşta bazen karşılıklı diyaloglar çekilir. Kamera bir o tarafa döner, bir bu tarafa döner. Sizin sırtımızdan buradan kamera geldiği zaman yani sizin şu an baktığınız tarafı bir karakter gibi lütfen düşünelim. Burada çekim yapıldığı zaman buna Amors Çekim denir. Yani buradan karşı tarafın yakınları çekilir. Siz burada oyunlarımızı verirsiniz, sonra da aynısı sizin için geçerli olur. Buradaki kamera bu tarafa doğru Şuara sizin baktığınız mercek gibi bana doğru yönelir ve buradaki karakter oyunlarını sergiler. Bazen yer olmadığı için kameraman size nereye bakarak uyum vermeniz gerektiğini söyler. Yani buradan çekim yaparken şu tarafa doğru bakmanız gerektiğini söyler. Çünkü kamera açısı ve planı ona göre ayarlanır. Yani bazen oyunculuk tekniği olarak karşımızda oyuncu varmış gibi oynamak durumunda kalabilirsiniz. Ama normalde bir tiyatro sayesinde biliyorsunuz ki karşınızda bir karakter ya da karakterler vardır. Ya da sahnede belirli bir dekor anlayışı vardır. Ona göre oyunlarınızı yaparsınız ama burada bütün hikaye sadece sizi çeken kameralar üzerinde döner. Yani o kamera hangi açıdan çekiyorsa ona göre oyunlarınızı yönlendirir siniz. O yüzden bazen karşınızda o karakter olmayabilir. Ya da siz o anda bambaşka bir sahneyi gördüğümüz gibi hayal ederek oynamak durumunda kalırsınız.
Üçüncü oyunculuk tekniği yine çok değişik bir teknik arkadaşlar. Cinecity kullanıldığı zaman ya da yukarıdan drone ile çekim yapıldığı zaman, yani raylı bir sistemde akan bir çekim yapılıyorsa ya da diğer taraftan yukardan sürekli hareket halinde bir kamera varsa siz de oyunlarımızı ona göre ayarlı arsamız. Sadece yakın plan ya da uzak planın olması önemli değildir. Yönetmen size bu konuda bir şuur verebilir. Yani bir işaret verebilir ve önce başka karakterlerin diyalogları çekilebilir. Ama o kamera size döndüğü sırada siz onu fark edersiniz ve ona göre oynamaya başlarsınız. Burada yönetmeni dinlemek çok önemlidir. Yönetmen zaten öncesinde bir mizansen provası yapacaktır. Bu hareket provasında mutena karakterlerin nereye baktığını, nasıl oyun vermesi gerektiğini söyleyecektir. Hatlar kameraların durduğu yerleri ve kamera açılarını da görmüş olacaksınız. Buna göre oyunlarımızı ayarlayabilirsiniz. Bir dördüncü oyunculuk tekniği de yine çok önemli bir şey. Normalde tiyatro sahnesinde dörtte 3 duruş dediğimiz bir sahne duruşu vardır. Kısacası yönetmen özellikle tercih etmediği sürece ya da size özel bir mizansen denmedi sürece hiç seyirciye yönelik oynarız. Yani konuşmalarımız böyle yapsak bile hep seyirciyi doğru kendimizi göstermeye çalışırız. Çünkü bir kutu gibi düşünürseniz aslında burada oyunlarımızı sergiliyoruz deyip seyirciye doğru oynuyoruz. Ama kamera da böyle bir şey söz konusu değil. O yüzden kamera çekimlerinde, kamera karşısında oyunlarınızı verirken kendinizi kameraya doğru göstermeye çalışmayın. Kameraya doğru kesinlikle bakmayın. Bunlar maalesef çok amatör hareketler olarak kalacaktır. Yönetmeni çok iyi dinleyin. Karakterinizi çok iyi çalışın ve o hareketler doğrultusunda oyunlarımızı verin. Çünkü normalde bir dizi film ya da bir sinema filmi çekildiğinde özel bir koşulduğu yoksa en az 2 ya da 3 kamera ile çekim yapılır. Bunlardan bir tanesi genelde bütün karakterleri görerek çekim yapan bir tanesi sadece sizin yüzünüze yakın çekim yapabilir. Bir tanesi orada. İkiliyi sadece sizin konuştuğunuz karakterle olan diyalogları çekebilir. Özetle yönetmen bunu belirler. Muhtemelen de oyuncuları bu anlamda yönlendirir ve mizan sahnelerini verir ve oyunlarını nasıl oynaması gerektiğini söyler. E bunu çok iyi dinledikten sonra siz oyunlarınızı oynamaya başlarsınız. O sırada o işte bunu tutan arkadaşımız yani seste ki mikrofonları kastediyoruz. Bunu derken böyle uzun sopalar var. Bu ucunda büyük bir mikrofon var ya da bazen yaka mikrofonu kullanılıyor. Ya da bunun dışında teknik olarak yine ışıklar kullanılıyor. Özel buradan bir yansıtıcı kullanıyorlar, yüzünüze ışık gelsin diye. Ya da çok gelirse ona kapatan bir karton özel bir kapatıcı kullanıyorlar ya da perde sistemi kullanılıyor. Bütün bu teknik koşullar sizin dışınızda zaten hazırlanıyor. Sette ve o kameralarla ilgili konu da işte sizin çekimini yapıyor. Bu yüzden siz oyunumuzu verirken arkadaşlar lütfen ama lütfen kendi oyunumuz dışında hiçbir şeyle ilgilenmeyen ve kameraya bakmadan yönetmenin istediği reji doğrultusunda oyunumuzu oynamaya çalışsın. İşte çekimin en büyük hikayesi budur. Instagram Ankara Cast sayfamızdan sorularınızı iletebilirsiniz.
