Oyunculuk son zamanların en popüler mesleklerinden biri. Bu nedenle bu mesleğe büyük bir talep var. Sonuç olarak birbirleriyle ciddi rekabet içinde olan ve fark yaratmayı hedefleyen oyuncular boy göstermekte. İnsanlar yeteneklerine ve becerilerine güvenirlerse, oyunculukta ilerlemekte sorun yaşamazlar. Bu mesleklerin neredeyse tamamı okul olarak kabul edilir. Kendini kanıtlamış tüm oyuncuların bu görüşü desteklediği bilinmektedir. Oyunculukta ilerleme her meslekte olduğu gibi en alttan başlar. Ajanslar, kendi yetenek üreticilerine karşı nazik ve yardımsever olmanın yanı sıra duygusal olarak harekete geçmeye hazır olduklarını göstermelidir. Özellikle gülümsemek bu mesleğin olmazsa olmazları arasındadır. Oyunculuğa yeni başlayan insanlar başrollerde ya da ünlü filmlerde – TV dizilerinde olmayabilirler. Bu da oldukça normaldir. Ancak aşırı kibir ve egonun eşlik ettiği küçük rolleri reddetmek kariyerleri için oldukça kötü bir başlangıç olacaktır. Yeni bir mesleğe giren oyuncular, üreticilere karşı yardımsever ve dostane bir tavırla, küçük rollerde oynamaktan çekinmemelidir. Bu sayede alışık olmadıkları bir ortamda havayı soluyabileceklerdir. Ayrıca kamera arkasında neler olduğunu bilmek oyuncu için büyük bir avantaj. Oyuncu sahnenin küçük de olsa zorlukların üstesinden gelmekte zorlanarak çekildiğini bilirse, ekip ile oyuncu arasında samimi bir ortam sağlanır. Bu da işin sürekli ve kesintisiz olmasını sağlar.
Her meslekte olduğu gibi oyunculukta da birden fazla avantaj var. Oyuncu adayları seyirci karşısına çıkmadan önce dostane bir tavırla yapımcılar ve ajanslar tarafından beğenilmelidir. Bu, profesyonel yaşamları boyunca devam etmelidir. Ülkemiz genel olarak gülmeye olan sevgisiyle tanınır. Seyirciyi seven oyuncular da gülümsüyor. Karakterleri ne olursa olsun oyuncuların gerçek durumları kariyerleri için büyük önem taşıyor. Hayranları tarafından dikkatle izlenen oyuncular, katıldıkları programlarda veya verdikleri bir röportajda hayranlarının kalbindeki sempatik ve doğal hallerini derinleştirebilmektedir.